27 Ağu 2011

İşitme engellilere konuşma becerisinin öğretilmesi için nelere dikkat edilmelidir? KONUŞMA BECERİSİNİN ÖĞRETİLMESİ İÇİN NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR?

1- İnsanlar çok değişik yüz ifadeleri kullanarak, çeşitli el-kol hareketleri yaparak, birbirlerini dinleyerek ve konuşarak iletişim kurarlar.
2- Konuşarak iletişim kurma; konuşulanları anlama (alıcı dil), istek, duygu ve düşünceleri kelimeler ya da cümleler aracılığıyla iletebilme (ifade edici dil) olmak üzere iki önemli beceriyi gerektirmektedir.
3- Bununla birlikte bebeğin ağlama, gülme, değişik sesler çıkarma gibi verdiği tepkilere dikkat etmek ve anında aynı şekilde davranmak çıkardığı bu sesleri farkedebilmesi açısından çok önemlidir.
4-Özellikle annenin bebekle konuşması sırasında sevecen olması basit cümleler kurarak onun ihtiyaçlarına yönelik konuşması, çıkardığı sesleri  ya da kelimeleri tekrarlaması, model olması açısından önemlidir.
5-Çocuğun karşısında her zaman değişik konuşma modellerini görmesi, konuşma isteğini uyandıracak ve taklit edebilmesini de kolaylaştıracaktır.
6- Çocuğun ilk konuşmayı öğrendiği ortam ev ortamıdır ve genellikle de ilk eğitimcileri anne, baba ya da kardeşleri olmaktadır. Onlara düşen görev, bu çevreyi en iyi şekilde değerlendirmek olmalıdır.

7- Konuşmayı öğrenebilmek için çok özel bir zamana ve araç-gerece gereksinim olmadığı unutulmamalıdır.
8- İşitme engelli çocuk da normal işiten çocuk gibi büyüme ve gelişme dönemi içinde çevresini araştırarak, inceleyerek öğrenme çabası içindedir.
9- Çocuğun öğrenmek amacıyla gösterdiği çabalar engellenmemeli, cesaretlendirilerek kendi kendine öğrenebilmesi yönünden destek olunmalıdır.
10-Çocuğun çevresini incelemesi sırasında ya da kendi kendine oynarken ses çıkarması, konuşma seslerini taklit etmesi yadırganmamalı, anlayışla karşılanmalıdır. Mümkünse ona eşlik edilmeli ve daha çok konuşabilmesi için ortam hazırlanmalıdır.
11- Konuşmanın öğretilebilmesinde önemli özelliklerden biri de, çocuğun çevresiyle olan iletişimi için ortam hazırlanmalıdır.
12-Kendi yaşıtları ile bir arada bulunması,onlarla iletişim kurması yönünde destek olunması, sık sık çevre gezilerinin düzenlenmesi, değişik seslerin tanıtımı, karşılıklı konuşarak iletişim kurma isteğinin uyandırılması açısından yararlı olduğu unutulmamalıdır. 
13- Çocuğun oyuncaklarının yanısıra çok resimli, az yazılı hikaye kitaplarının da konuşmayı öğrenmesi açısından yararları bulunmaktadır.
14- Yine, çocuğun baktığı ya da ilgisini çeken bir nesne ve durum hakkında anlayabileceği şekilde basit açıklamalar ya da adlandırmalar yapılmalıdır.
15- Çocuk asla konuşma yönünde zorlanmamalıdır. Hatalı ifadeleri düzeltilmeli ve konuşma girişimleri övülerek cesaretlendirilmelidir.
16- Çocukla konuşma sırasında abartılmış ağız hareketleri kullanmaktan ya da aşırı şekilde bağırarak, işaretlerle konuşarak anlatımlardan kaçınılmalıdır.
17-Çocuğun sizi dinlemeyi öğrenebilmesi kadar sizin de onu dinlemeyi öğrenebilmeniz gerekmektedir.


UNUTMAYIN Kİ !...

\ İşitme engelli çocuk;
-   Konuşmayı doğal olarak öğrenebilmede,
-   Konuşulanları anlayabilmede,
-   Çevrede oluşan sesleri fark edebilmede,
-  Okuma ve yazmayı öğrenebilmede,
-   Toplum içinde yaşayabilmek için gerekli bazı rolleri ve kuralları öğrenmede güçlüklerle karşı karşıyadır.
\ İşitme Bozukluğu olan çocukların eğitilmesi mümkündür.
\ İşitme Engeli olan her çocuk zekâ özürlü değildir.
\ Ailelere bilinçli veya bilinçsiz olarak baskı uygulamak hatalıdır. Aile üzerine uygulanacak olan baskı, doğrudan çocuğu etkileyecektir. Bunun unutulmaması gerekir.
\ İşitme cihazından yarar görecek durumda olan çocukların en kısa sürede belirlenerek özel eğitim almaları sağlanmalıdır.
\ Çocukların ileride meslek sahibi olmaları şansları  varken bunun baştan engellenmesi yanlıştır.

                            ODYOLOJİ, KONUŞMA VE SES BOZUKLUKLARI UZMANI
                                           PELİN KİŞİOĞLU KALAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder