odyogram etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
odyogram etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Kas 2013

İşitme kaybı tanısı nasıl konur?

İşitme kaybı sebebini belirlemek için kbb uzmanı  ilk olarak kulağı muayene edecek dış kulak ve zarda problem olup olmadığına bakacaktır. Kulak zarının görünümünden orta kulağın nasıl bir durumda olduğu anlaşılacaktır. Eğer bu muayenede bir sorun görülmezse, işitme kaybının iç kulaktan kaynaklandığı düşünülür  ve odyometri başta olmak üzere bir çok test yapılır.

Odyometri, yani işitme ölçümünde, işitme kaybının tipi, derecesi ve frekansı belirlenir. Orta kulak basıncını ölçmek için  timpanometri, kulak kemikçiklerindeki kireçlenmeyi ölçümlemek için stapes refleksi, özellikle iç kulakla ilgili işitme kaybının nedenini belirlemek için bilgisayarlı tomografi (CT) veya (MR) testi gerekebilir.

Çocuklarda işitme gelişimi nasıldır?

Çocukların gelişiminde işitme çok önemli bir yere sahiptir. İşitme ile çocuk, sesleri tanımayı, sesleri taklit etmeyi öğrenir ve böylece dil gelişimini sağlar. İşitme, ayrıca çocuğun tehlike uyarılarını alabilmesini, iletişim kurmasını, sosyal becerilerini geliştirmesini ve kendilerini yönlendirmelerini sağlar. İşitme sadece beş duyu organından bir tanesi olarak düşünülmemeli, çocukların kişilik ve davranışlarının gelişiminde çok önemli bir role sahip olduğu unutulmamalıdır.
İnsan fetüsü, gebeliğin 20 haftasından itibaren temel işitme yeteneğine sahiptir. Gebeliğin kalan süresi boyunca işitme gelişir ve olgunlaşır. Fetüs dışarıdan gelen sesleri duyabilir. Düşük frekanslı seslerin duyulması yüksek frekanslı seslere göre çok daha kolaydır.

Çocuk;
  1. 0-4 ay arasında: Ani ve yüksek seslerde korkar. Ses gelen yöne göz ya da baş hareketleri ile dönebilir.
  2. 3-6 ay arasında: Değişik seslere ilgi gösterir. Çeşitli sesler çıkarmak için uğraşır. Tanıdığı kişilerin seslerini ayırt etmeye başlar.
  3. 6-12 ay arasında: Mırıldanmaya ve “anne” ve “baybay” gibi basit sözcükleri anlamaya başlar; basit komutları yerine getirebilir.
  4. 12-18 ay arasında: Mırıltılar sözcüklere dönüşmeye başlar. Yaklaşık 20 sözcük kullanabilir ve 50 sözcüğü anlayabilir.
  5. 2 yaşında: Yaklaşık 200-300 sözcükten oluşan dağarcığını kullanarak basit cümleler kurabilir. Kendisine kitap okunmasını ve resimli kitaplardaki nesneleri tanıyıp adlarını söylemekten hoşlanır.
  6. 3-4 yaş arasında: İhtiyaç, soru ve duygu belirten sözcük ve cümleler kullanabilir. Bu yıllarda sözcük dağarcığı, telaffuzu ve anlaması oldukça gelişir.

Çocuklarda işitme kaybı tanısının doğru şekilde konulmasının mümkün olmadığı zamanlarda, işitme kaybı olan çocukların öğrenme güçlüğü olduğu düşünülerek bakım evlerine konulduğu bilinmektedir. Oysa işitme kaybının zekâ ile ilgisi bulunmamaktadır. Ancak işitme kaybı, erken dönemde tanınmadığı ve tedavi edilmediği takdirde çocuğun gelişimi üzerinde ciddi olumsuz etkilere neden olabilir.

İşitme kaybının belirtileri nelerdir?


İşitme kaybının belirtileri her zaman çok belirgin olmadığı için kişiler genelde bu sorunu göz ardı etme eğilimindedirler. Bu nedenle birçok kişi işitme kaybı ilerlemeden doktora gitmez. Oysaki sorun ne kadar önce tespit ve tedavi edilirse, daha ileri derecelere varacak işitme kayıpları o kadar erken önlebilir ve kişiye doğru tedavi uygulanabilir.
 
İşitme kaybının belirti ve bulguları şunlardır:
  1. Konuşma ve diğer seslerin algılanmasında zorlanma
  2. Özellikle gürültülü ve kalabalık mekânlarda arka plandaki sesleri, kelimeleri algılayamama
  3. Karşıdaki kişilerin yavaş, net ve yüksek sesle konuşmasını isteme
  4. Televizyon veya radyonun sesini açma ihtiyacı
  5. Konuşmaktan ve bazı sosyal ortamlardan kaçınmaya başlamak

İşitme kaybının kişide yarattığı psikolojik etkiler nelerdir?
İşitme kaybının, kişilerin yaşam kalitesi üzerinde önemli etkisi vardır. Örneğin işitme kaybı olan yaşlı yetişkinlerde sıkça görülen sorunlar şunlardır:
  1. Depresyon
  2. Kaygı
  3. Duyamadığı için başkalarının kendisine kızgın olduğu düşüncesi

Bu düşünceler, kişinin hem sosyal, hem de iş yaşamını olumsuz etkiler.